Kambiyo senetleri, ticari hayatta yaygın olarak kullanılan ve borç-alacak ilişkilerinde önemli bir rol oynayan belgelerdir. Poliçe, bono ve çek olmak üzere üç türü bulunan kambiyo senetleri, belirli bir para borcunun kayıtsız şartsız ödeneceğini taahhüt eden, hukuken geçerliliği olan kıymetli evraklardır. Bu senetler, alacaklıya, borçlunun borcunu ödememesi durumunda icra takibi yapma hakkı verir. Ancak, borçlu veya senette imzası olan diğer kişiler, çeşitli nedenlerle bu senetlere itiraz edebilirler. Kambiyo senedine itiraz, senedin hukuka aykırı düzenlenmiş olması ya da ödenmesi gereken borcun bulunmadığı durumlarda başvurulan bir hukuki yoldur. Bu makalede, kambiyo senetlerine yönelik itiraz sürecinin detayları ele alınacaktır.
1. Kambiyo Senedi Nedir?
Kambiyo senetleri, Türk Ticaret Kanunu ve İcra ve İflas Kanunu kapsamında düzenlenen, borçlunun alacaklıya ödeme yapmasını güvence altına alan belgelerdir. Bu senetler, üzerinde yazılı olan miktarın belirli bir tarihte ödeneceğini garanti eder. Poliçe, bono ve çek, bu senetlerin türleridir ve ticari ilişkilerde sıklıkla kullanılır. Borçlu, bu senetler aracılığıyla bir yükümlülüğü üstlenir ve senet alacaklıya belirli bir ödeme hakkı sağlar.
- Bono: Kişinin belirli bir süre içinde bir başkasına borcunu ödemeyi taahhüt ettiği belgedir.
- Poliçe: Üç taraflı bir senet olup, düzenleyen kişinin üçüncü bir kişiye borçlunun belirli bir süre içinde ödeme yapmasını emrettiği belgedir.
- Çek: Alacaklıya, düzenlendiği anda ödenmesi gereken, belirli bir meblağı ödeme taahhüdü veren belgedir.
Her ne kadar kambiyo senetleri güvence sağlasa da, borçlu bu senetlere karşı hukuki yollarla itiraz edebilir.
2. Kambiyo Senedine İtiraz Sebepleri
Kambiyo senetlerine itiraz süreci, çeşitli hukuki ve fiili nedenlere dayanabilir. Senede itiraz eden tarafın iddiaları, senedin geçersizliği ya da ödeme şartlarının yerine getirilmediği gibi gerekçelere dayandırılabilir. İşte yaygın itiraz sebepleri:
-
Senetteki İmzanın Sahte Olduğu İddiası: Kambiyo senetlerinde en sık karşılaşılan itiraz sebeplerinden biri, senette yer alan imzanın sahte olduğunun iddia edilmesidir. Eğer borçlu, senetteki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ediyorsa, imza incelemesi yapılabilir ve senedin geçersizliği talep edilebilir.
-
Senedin Düzenlenme Şartlarının Hukuka Aykırı Olması: Kambiyo senetlerinin düzenlenmesi sırasında hukuka aykırılıklar ortaya çıkabilir. Örneğin, senedin zorla imzalatılması, imzalayan kişinin iradesinin sakatlandığı ya da baskı altında olduğu durumlar, itiraz gerekçesi olarak öne sürülebilir.
-
Borç İlişkisinin Var Olmadığı ya da Sona Erdiği İddiası: Borçlu, senedin düzenlendiği borç ilişkisinin gerçekte mevcut olmadığını ya da borcun ödendiğini iddia ederek itirazda bulunabilir. Örneğin, senedin düzenlendiği tarihte borcun tamamen ödenmiş olması, senedi geçersiz kılabilir.
-
Senedin Şekil Şartlarına Uymaması: Kambiyo senetlerinin geçerli olabilmesi için belirli şekil şartlarına uygun şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Eğer senet, Türk Ticaret Kanunu’nda belirtilen unsurları taşımıyorsa (örneğin, borç tutarının belirtilmemesi, düzenleme tarihinin olmaması), bu durumda borçlu senede itiraz edebilir.
3. Kambiyo Senedine İtiraz Süreci
Kambiyo senetlerine itiraz, İcra ve İflas Kanunu’nda düzenlenen hükümler doğrultusunda yapılır. İtiraz süreci, icra takibinin başlatılmasından itibaren belirli bir süre içinde gerçekleştirilmelidir. İşte itiraz sürecinin adımları:
a) İcra Takibi Başlatılması
Alacaklı, borçlunun kambiyo senedini ödememesi durumunda, senedi icraya koyarak tahsilat talebinde bulunabilir. Bu aşamada, borçluya icra dairesi tarafından bir ödeme emri gönderilir. Ödeme emrinde borçluya, borcunu belirli bir süre içinde (genellikle 10 gün) ödeme ya da itiraz etme hakkı tanınır. Borçlu bu süre içinde ya borcunu ödeyecek ya da senede itiraz edecektir.
b) İtirazın Yapılması
Borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde, icra dairesine başvurarak kambiyo senedine itiraz edebilir. İtiraz dilekçesi, icra müdürlüğüne sunularak borcun ya da senedin geçersiz olduğunu iddia eden hususlar belirtilir. İtiraz dilekçesinde, senedin neden geçersiz olduğuna dair somut deliller sunulmalıdır. Örneğin, imzanın sahte olduğu iddiası varsa, bu durum itiraz dilekçesinde açıkça belirtilir.
c) İtirazın İncelenmesi ve Sonuçlandırılması
Borçlunun itirazı, icra mahkemesi tarafından incelenir. Mahkeme, itirazın geçerliliğine karar verirken, senedin şekil şartlarına uygun olup olmadığına, borç ilişkisinin gerçek olup olmadığına, senetteki imzanın geçerli olup olmadığına bakar. İmza incelemesi gibi teknik konular, bilirkişiler aracılığıyla da değerlendirilebilir.
d) İtirazın Kaldırılması (İtirazın İptali Davası)
Eğer mahkeme, borçlunun itirazını haksız bulursa, alacaklı, itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurarak “itirazın iptali davası” açabilir. Bu dava, borçlunun itirazının haksız olduğunu ve borcun ödenmesi gerektiğini ispatlamaya yöneliktir. Mahkeme, davayı kabul ederse, borçlunun icra takibine karşı yaptığı itiraz kaldırılır ve borcun tahsil edilmesi süreci devam eder.
4. İtirazın Sonuçları
Kambiyo senedine yapılan itiraz, icra takibini durdurmaz ancak alacaklının teminat göstererek takibe devam etmesini engelleyebilir. Borçlu, itiraz sürecinde mahkemenin vereceği karara kadar borcu ödemek zorunda kalmaz. Ancak, mahkeme itirazı reddederse, borçlunun icra takibine devam edilir ve ödeme zorunluluğu doğar.
Mahkemenin itirazı kabul etmesi durumunda ise icra takibi durdurulur ve senet geçersiz kabul edilir. Bu durumda, borçlu alacaklıya ödeme yapmaktan kurtulmuş olur.
5. Yargıtay Kararları ve Uygulamalar
Kambiyo senetlerine itirazla ilgili birçok Yargıtay kararı bulunmaktadır. Bu kararlar, itiraz sürecinde dikkat edilmesi gereken hukuki noktaları ortaya koyar. Özellikle imza sahteciliği iddialarında Yargıtay, teknik incelemelere büyük önem vermekte ve senedin şekil şartlarına uyulmamasını önemli bir iptal gerekçesi olarak değerlendirmektedir.
Sonuç
Kambiyo senedine itiraz süreci, hem alacaklı hem de borçlu açısından titizlikle takip edilmesi gereken bir hukuki süreçtir. Senedin geçerliliği, borcun gerçekliği ve ödeme şartlarının ihlali gibi hususlar, bu sürecin temelini oluşturur. Borçlunun itiraz hakkını kullanabilmesi için, senedin hukuki geçerliliği hakkında bilgi sahibi olması ve sürecin doğru şekilde yönetilmesi gerekir. Aksi takdirde, borçlu aleyhine sonuçlanan bir dava, icra takibinin devam etmesine ve borcun zorla tahsil edilmesine yol açabilir.